Her yıl yaklaşık 13 bin-15 bin bebek kalp hastalığıyla dünyaya geliyor. Halen yaklaşık 200 bin kişi de doğumsal kalp hastalığıyla yaşamını sürdürüyor. Çocuk kalp ve damar cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Ersin Erek doğumsal kalp hastalıklarıyla ilgili hem hasta hem de ailelere yönelik bir kılavuz kitap yazdı.
Anne karnındaki bebeğin yapısal gelişimi gebeliğin ilk sekiz haftasında hemen hemen tamamlanıyor. Sonraki aylarda büyüme ve olgunlaşma süreci ön planda oluyor. Kalp anne karnında kendi işlevine başlayan ilk organ ve yaşamın 21’inci gününde de atmaya başlıyor.
100 BEBEKTEN BİRİ KALP HASTALIĞIYLA DÜNYAYA GELİYOR
Doğumsal kalp hastalığı ise kalbin ve kalpten çıkan büyük kan damarlarının anne karnındaki gelişim bozukluğundan kaynaklanıyor. Prof. Dr. Erek Doğumsal Kalp Hastalıkları Aile Kılavuzu’nda, tüm organ sistemleri içinde en sık görülen doğumsal anomalinin, kalple ilgili olduğunu belirtiyor.
Türkiye’de ortalama yılda 1.5 milyon bebek dünyaya geliyor. Her 100 bebekten biri, kalp hastalığıyla doğuyor. Prof. Dr. Erek, şunları söylüyor:
“Doğumsal kalp hastalıklarında girişimin zamanlamasına, hastalığın doğasına, şikayet ve bulgulara karar verilir. Ameliyatları kabaca ‘düzeltici’ veya ‘rahatlatıcı’ olarak iyiye ayırıyoruz. Hastaların yaklaşık yüzde 70’i bir yaşına kadar tedaviye ihtiyat gösteriyor. Yaklaşık yüzde 30’u ise yenidoğan döneminde (ilk bir ay içinde) girişim yapılmasına gereksinim duyuyor.”
Bunlar riski artırıyor
Hastalık genellikle çok faktörün bir araya gelmesiyle meydana geliyor ve belirli bir neden çoğunluk bulunamıyor. Ancak bazı faktörlerin riski daha çok artırdığı biliniyor:
* Genetik anomaliler (Down, Turner sendromları gibi),
* Gebelikte ilk üç ayda radyasyon ve röntgen ışınına maruz kalmak,
* Kızamıkçık gibi bazı viral enfeksiyonlar geçirmek,
* Bazı ilaçlar (ibuprofen, sara ilaçları gibi),
* Diyabet,
* Alkol,
* Ailede doğumsal kalp hastalığı bulunması.